ŞİDDETLİ VE PANİK DÜZEYDE KAYGI
ŞİDDETLİ VE PANİK DÜZEYDE KAYGI
Kaygı Kavramı ve Belirtileri
Stresli, huzursuz, gergin ve endişeli gibi sözcükler anksiyete (kaygı) durumunu anlatmaktadır. Anksiyete kötü hislerin oluşumunu tetiklese de hafif ve orta düzeyde olduğunda; faydalı olabilen, harekete geçişi desteklemesi açısından gerekli görülen ve motive edici normal ve yaygın bir duygu olarak kabul edilebilir (Williams, 2018). Yaşam kalitesinde düşme, yeti yitiminin oluşması ve işlevselliğin azalmasına sebebiyet oluşturan belli bir uyarana yönelik süresi ve şiddeti bakımından uygun olmayan tepki olarak görülen kaygı psikopatolojik açıdan panik ve ciddi düzeyde patolojik kaygı olarak kabul edilebilir (Gökalp, 2015).Kaygının fizyolojik, bilişsel, affektif/duygusal ve davranışsal olarak dört temel klinik özelliği bulunmaktadır (Kurt, 2011).
Bilişsel Belirtiler
Ciddi ve panik düzeyinde kaygının bilişsel bulguları incelendiğinde gerçeklik algısında değişim, problem çözmede zorlanma veya çözememe, dikkat dağınıklığı, konsantrasyon güçlüğünden bahsedilebilir (Williams, 2018). Zaman algısından bozulma, detaylara odaklı seçici dikkat, dissosiyatif (işlev bütünlüğünün bozulması eğilimler ve uyaranları algılamakta güçlük ve/veya algılayamama gelişebilir (Beck, Emery ve Greenberg, 1985).
Affektif/Duygusal ve Davranışsal Belirtiler
Affektif çıktılara bakıldığında tehdit, alarm, panik, korku, çaresizlik huzursuzluk yoğun olarak kendini gösterebilir (Kurt, 2011). Duygusal ve davranışsal açıdan ortaya çıkabilecek belirtilere bakıldığında; yeni uyaranların ürkütücü algılanması, aktivitede azalma veya artma, içe kapanma, donakalma, yerinde durmama, aşırı hareketlilik, dezorganize olma, düşkün görünüm, ajitasyon, sızlanma, sallanma, içe çekilme, öfke, ağlama ve kaçma davranışı görülebilir (Beck, Emery ve Greenberg, 1985).
Fizyolojik Belirtiler
DSM 5’ e (Amerikan psikiyatri Birliği, 2014) göre fizyolojik belirtiler incelendiğinde, çarpıntı veya kalp hızının artması, terleme, titreme ya da sarsılma, boğuluyormuş gibi hissetme, soluğun tıkanması, göğüs ağrısı veya sıkışma, bulantı ya da karın ağrısı, titreme üşüme veya ateş basması, ölüm, çıldırma veya kalp krizi geçirme korkusu, uyuşmalar kas koordinasyon bozulması ve duyumlarda etkilenme olarak tanımlanabilir.
Fizyolojinizin ve ruhsallığınızın yoğun düzeyde hissettiğiniz kaygıdan kaynaklı olarak belirtiler verdiğini ve bunun bedeninizin size verdiği yardım çağrısı olduğunu unutmamak gerekir. Bu belirtilerin sonsuza kadar devam etmeyeceğini ve beden bütünlüğünüzü bozmayacağını bilmek ve bunun içinde bulunduğunuz şiddetli ve panik düzeyde kaygıdan kaynaklandığını fark etmeniz gerekir (Kurt, 2011).
Yüksek Düzeyde Kaygıya Sahip Bireye Aile Desteği
Kaygı ile başa çıkmada sosyal desteğin öneminin büyüklüğü bilinmektedir (McHugh, Smits ve Otto, 2009). Şiddetli ve panik anksiyetesi bulunan birey ile yaşamayı işlevsel ve tatmin edici bir hale getirmenin en temelinde bozukluğa dair doğru ve net bilgiye sahip olmak yatmaktadır. Ortaya çıkan tepkilerin kişisel algılanmaması, sürecin getirisi olarak normal kabul edilmesi ve bireyin bu tepkileri bile isteye yapmadığının bilinmesi gerekmektedir. Kişiye empatik bir şekilde yaklaşarak, anlamaya çalıştığınızı ve yalnız olmadığını göstererek profesyonel desteğe yönlendirilmesi esastır (Leahy ve Holland, 2009).
Aile içindeki kaygıya sahip birey ile iletişime girerken patolojisine dahil olmamak önemli bir yere sahiptir. Kaygısının içine sizi dahil etmeye çalışabilir ve bunu fark edip sınırı korumak gerekmektedir. Şiddetli ve panik düzeyde kaygı yaşayan birey eş ya da partnerde güvenlik kişisine ihtiyaç duymaktadır. Bununla ilişkili olarak güven temelinde, saygılı, sakin ve anlaşılır bir şekilde etkili iletişim kurulmalıdır. Kaygının azalmasına destek olacağı düşünülen egzersizlerin aile üyeleri tarafından teşvik edilerek birlikte yapılması kişinin cesaretlenmesini sağlayacaktır. Sosyal destek, kişinin çaresizlik, kontrol kaybı, panik, yalnızlık, stres ve kaygı duygularının seviyesinin azalmasına yardımcı olacaktır. Bu yapıdan ailenin her bir üyesinin etkileneceği unutulmamalıdır. Bu nedenle kişinin bireysel destek almasının yanında, aile terapisine düzenli olarak gitmenin sürecin fonksiyonel atlatılmasında en büyük desteği sağlayacağı bilinmelidir (Leahy ve Holland, 2009).
Profesyonel Destek Alınması Gereken Durumlar
Şiddetli ve panik düzeyde yaşanan kaygıda kişinin işlevselliğinin büyük ölçüde etkilenmesi, yaşam kalitesinin düşmesi, psikolojik ve fizyolojik alana etki düzeyi olarak yayılmış olması açısından profesyonel destek gerektirmektedir. Diğer taraftan psikofarmakolojik destek gerekip gerekmediği de düşünülmelidir. (Karaaslan ve Hacımusalar, 2018).
Kişinin kendisi ve ailesinin tek başına bu sorunla mücadele etmekte yetersiz kalması nedeniyle desteğe başvurulması önem taşımaktadır. Ailenin diğer üyeleri, kişide tanımlanan belirtileri gözlemlediğinde söz konusu aile bireyini profesyonel destek alımı için teşvik etmelidir. Aşağıda belirtilen anksiyete ile baş etme yolları yalnızca profesyonel yardıma ek olarak destek amaçlı uygulamalar olarak kullanılabilecektir. (Sancak, Cesur, Altuntaş ve Özer, 2016).
Şiddetli, Panik Düzeyde Kaygılı Birey İçin Sorunuyla Baş Etme Yolları
Farkındalığın oluşması ve sürecin sağlıklı geçirilmesi açısından anksiyete belirtilerinin neler olduğu bilinmelidir (Can, 2019). Yoğun düzeyde anksiyeteye sahip kişilerde öncelikli olarak profesyonel destek sağlanmalı ve ona ek olarak aşağıda verilen egzersizler uygulanmalıdır (Allgulander, 2009).
Kas Gevşeme Egzersizi
Bu egzersiz ile beden farkındalığı arttırma ve kontrolü sağlama, kas gerginliğini azaltma hedeflenmektedir (Allgulander, 2009). Oturduğunuz yerde arkanıza yaslanarak tüm bedeninizin serbest kalmasını ve gözlerinizin kapanmasını sağlayın. Bedenin alt bölü ayaklardan başlayarak üst bölüm kafaya kadar her kası sırayla hissederek kasılıp gevşemesini izleyin (Işık ve Taner, 2006).
Nefes Egzersizleri
Nefes almada zorluk kaygısı için uygulandığında etkili bir tekniktir ( Işık ve Taner, 2006). Leahy ve Holland (2009) nefes egzersizini şu şekilde açıklamıştır:
Burnunuzdan nefes alarak havayı akciğerlerinizin alt bölümüne itip diyaframın şiştiğini hissediniz. Burnunuzdan nefesi alırken 4e kadar sayıp, 3 saniye nefesi içinizde tutup ağzınızdan tekrar üfleyiniz. Gevşeme ve rahatlamaya odaklanabilirsiniz. Bunu yaparken içinizden kendinizi güvende hissedeceğiniz bir ortamı hayal edebilirsiniz. Kaygı hissettiğinizde bunu gün içinde yapabilir ve/veya gece uykuya dalmadan önce düzenli olarak uygulayabilirsiniz (s. 272).
Görselleştirme/Hayalleme
Leahy ve Holland’a (2009) göre anksiyete yaratan ortamdan uzaklaşarak kişinin kendini huzurlu ve güven dolu hissetmesine yardımcı olunması amaçtır. Gözlerinizin kapalı olmasını sağlayacak şekilde veya sabit bir noktaya bakarak rahat bir yere uzanın. Kendinizi güvenli hissedeceğiniz ve size huzur veren bir alanı düşünmeye başlayın. Bu sırada tüm duyu organlarınızla hayal ettiğiniz alanı en canlı ve detaylı bir şekilde zihninizde oluşturmaya çalışın. Gördüğünüz detayları, hissettiğiniz sesi, havanın ısısını ve rüzgarın teninizde bıraktığı etkiyi, deniz, yağmur vb. kokuyu olabildiğince hissetmeye çalışın. Bunu yaparken tek amaç huzurlu ve rahatlamış hissetmek olsun. (Leahy, Holland, 2009).
Maruz Bırakma/Kaçınmanın Üstesinden Gelme
Bu egzersiz ile kişi korkusunun azalması ve kaygıyı kontrol etmesi sağlanacaktır. Burada kişi korkulan durumla yüz yüze bıraktırılır. Daha önce gitmekten korktuğunuz ortama gitmeyi deneyebilir ve bu deneyiminizdeki duygu ve düşüncelerinize odaklanabilirsiniz. Daha önce belirtilen kaygıyı azaltıcı egzersizleri burada da uygulayabilirsiniz (Işık, Taner, 2006).
Odaklanma
Bu egzersizin amacı gerginliğin azalmasını sağlayarak sakin ve huzur duygusunu koymaktır. Bu egzersizi yapmak için etrafınızda ilginizi çeken herhangi bir objeye odaklanabilir veya duvarın üzerine bir işaret koyarak orayı odak noktası olarak belirleyebilirsiniz. Bir iki dakika odağınız seçtiğiniz objedeyken yavaşça derin nefes alıp verebilirsiniz. Zihninizde beliren diğer düşünce ve duygular yerine yalnızca seçtiğiniz o objeye odaklanmaya çalışın (Kurt, 2011).
Anksiyete Oluşturan Düşünceyi Yönetme/Kontrol Etme
Bu egzersizde sizin kendi kendinize konuşmanız önerilir ve buradaki amaç kaygıyı ortaya çıkaran işlevsel olmayan düşünceler yerine alternatif olanların koyup kaygı seviyesini düşürmektir. ( Kinrys & Pollack, 2004). Örnek: Bedenimdeki bu his kaygı ve panikten kaynaklı ve kalp krizi geçirmeme veya delirmeme neden olmayacak. Kısa bir süre içinde azalacak vb. (Can, 2019).
Profesyonel Destek Alınabilecek Merkez Özellikleri
Şiddetli, panik düzeyde kaygı yaşayan birey için psikiyatrist ve klinik psikoloğun bir arada işbirliği ile çalıştığı, üniversite, özel ve vakıf hastanelerine, uzman kadroya sahip muayenehanelere, psikolojik ve psikiyatrik danışma merkezlerine başvuru yapılarak destek alınabilir. Psikofarmakolojik destek gerekliliği açısından değerlendirilmenin yapılması ve düzenli psikoterapi uygulamasına alınması işlevselliğin arttırılması açısından uygun olacaktır. Sürecin etkisinin diğer aile üyelerine yansıması ve aile dinamiklerinde, rollerin getirisi olan sorumluluklarda, ilişki ve iletişimdeki tatmin düzeyinde olumsuz etki oluşturması açısından aile danışmanlığı hizmetinden de yararlanmak gerekmektedir.