AMPUTE ÇOCUKLARDA PSİKOLOJİK DESTEK
Amputasyon, işlev kaybı, beden imgesi kaybı ve duyu kaybı oluşturması nedeniyle bir tür travma olarak değerlendirilebilir. Uzuv kaybının ortaya çıktığı ampütasyonda, hangi organda kayıp yaşandığıyla ilişkili olarak, her çocukta farklılık gösteren psikolojik tepkiler görülebilecektir. Çocuğun, yaşadığı travmayı anlamlandırma biçimi ve bununla başa çıkmak için kullandığı savunma düzenekleri de farklılık taşıması nedeniyle duygusal tepkiler de çok çeşitli olacaktır. Uzvun kaybıyla ortaya çıkacak işlevsellikteki eksikliğin boyutu, çocuk üzerinde oluşturabileceği etkisi bakımından bilinmelidir. Yaşanan travma sonucunda çocuğun inanç sisteminin sarsıldığı, korku ve kaygının açığa çıktığı, öz saygının azaldığı, suçluluk ve güçsüzlük hissinin arttığı ve kontrol algısının azaldığı bir yapıdan bahsedilebilir. Bununla birlikte sevilen bir kişinin kaybı ile bir organın kaybı arasında duygusal açıdan paralellik kurmak olası olduğundan, ampütasyon sonrası yas tepkileri açığa çıkabilir. Bu süreçte çocuğun yaş grubuna uygun olacak şekilde uzman yardımı ile desteklenmesi, ampütasyonun olumsuz psikolojik etkisinden en az hasarla çıkabilmesine olanak tanıyacaktır.
Amputasyonda maruz kalınacak her türlü medikal müdahale, uygulanma öncesinde çocuğa kelimeler dikkatle seçilerek aktarılmalı ve sürece hazırlanmalıdır. Her çocuk, duyguları ve düşünce içerikleri açısından biriciktir. O nedenle standart bir anlatım dili mevcut değildir. Öncelikli olarak çocuğun duygulanımlarını çıkararak, paylaşabileceği güvenli alan oluşturulmalıdır. Yaş grubuna uygun olacak şekilde hekiminden sürece dair ayrıntılı bilgi elde edilmelidir. Çocuğun merakı dahilinde ve yönelttiği sorular kapsamında yeterli ayrıntı içerecek şekilde, geçireceği operasyonun/ameliyatın bilgisi aktarılmalıdır. Doktorların müdahale edecekleri bir durum olduğu; eğer müdahele etmezlerse acı ve ağrısının devam edeceği ve bir süre sonra uzvun daha büyük bir kısmını kullanamıyor olacağı bilgisi verilmelidir.
Ampütasyonun sebebi depremde hasar alması ile başlayan bir süreci içeriyorsa; deprem ile ilgili soruları detaylandırılarak yaş grubuna uygun dil içeriği ile doğal afet bilgisi verilmelidir. Deprem deneyimi konuşulabilir ve ardından can acısına yönelik empatik yaklaşımla kabullenildiği ve normal olduğu belirtilmelidir. Operasyonun/ameliyatın bedenin geri kalan bütünlüğünü korumak için yapılması gereken işlem olduğu aktarılmalıdır. İşlemin detayı değil, uzvun neresinde kesilme olacağını belirtiyor olmak gerekir. Ampütasyon sonrasında uzuv onarımı ile ilgili elde edilen bilgi çocuk ile paylaşılarak, çözüm desteği sağlanmalıdır. Amputasyon sonrası protezlerle hayatına devam edebileceği ve bu şekilde yaşayan farklı bireylerin de olduğu belirtilerek operasyon/ameliyat öncesi çocuk hazırlanmalıdır.
Uzuv kaybı yaşayan çocuğun, korku, kaygı, öfke, yalıtılmışlık, hayal kırıklığı ve benzer duygularını empatik ve güvenli bir alanda açığa çıkarması ve paylaşması uyum sürecini destekleyecektir. Kendini açma eğilimi, çocuğun hızı dahilinde ilerletilmelidir. Travma duygulanımlarını tetikleyen ve kayıp endişesi oluşturacak olan uzuv kaybının, normal olarak, derin ve karmaşık duygular oluşturacağı bilinmelidir. Bunun yanında ampute çocuğun ailesinin karmaşık duygularla başa çıkma ve uyum için gerekli olan uygun başa çıkma düzeneklerini geliştirmesi önemlidir. Çocuğun gelecekle ilgili planlarına yön verilmesi ve yetişkin bir birey olduğunda aile içinde oluşacak rol kaybının ele alınması yeni duruma uyum sağlamasına yardımcı olacaktır.
Ampütasyon sürecinin çocuk açısından daha sağlıklı atlatılabilmesi, uyum ve kabullenmenin desteklenmesi adına ampütasyon öncesi ve sonrasında uzman desteğiyle ilerlenmesi önerilir. Ebeveynlerin de süreci yönetebilmesi için destek alması önemlidir. Yeni bedensel oluşumla yaşama devam edecek olunması bazı işlevsellik kayıplarını tetikleyecek ve uyumun oluşması zaman alacaktır. Duygu regülasyonunun/yönetiminin sağlanabilmesi ve uyumun arttırılabilmesi adına psikoterapi desteği destekleyici olacaktır.
Bilgi ve Randevu için;
0 (312) 666 7 666