ONKOLOJİ HASTALARIMIZ İÇİN COVID-19 HAKKINDA  BİLİNMESİ GEREKENLER

7.4.2020

ONKOLOJİ HASTALARIMIZ İÇİN COVID-19 HAKKINDA

 BİLİNMESİ GEREKENLER

Lösante Çocuk ve Yetişkin Hastanesi Hematoloji ve Onkoloji Bölümleri

COVID-19, ilk defa 2019 Aralık ayının sonlarına doğru, Çin’in Wuhan kentinden bildirilen, akciğerlerde hafif veya ciddi seyredebilen, akut solunum yolu enfeksiyonuna yol açan SARS-CoV-2 olarak tanımlanan yeni tip bir koronavirüsün oluşturduğu enfeksiyon tablosudur. Şubat 2020’de Dünya Sağlık Örgütü tarafından COVID-19 olarak tanımlanmış ve Mart 2020’de yine Dünya Sağlık Örgütü tarafından Pandemi (Uluslararası salgın) olarak ilan edilmiştir.

COVID-19’un insandan insana yayılımı esas olarak, influenzanın (grip) yayılımına benzer şekilde damlacık yoluyla olmaktadır. Enfekte olan kişinin öksürme, hapşırma ya da konuşma sırasında yayılan damlacıklarının, başka bir insanın mukozmembranlarıile direkt teması sonucu kişiler enfekte olur. Yani kişi enfekte olan kişinin öksürme, hapşırma, yada konuşma sırasında tükürük ya da solunum yolu ifrazatları ile yayılan damlacıklarının, direkt ağız, burun ya da göze gelmesi yada bu damlacıklarla enfekte olmuş yüzeylere dokunduktan sonra kişinin ellerini, ağız, burun, ya da göze değdirmesi ile enfeksiyon bulaşmış olur. Damlacıklar tipik olarak 2 metreden daha uzağa ulaşamamaktadır ve genel olarak havada asılı kalmadığı varsayılmaktadır. Şu ana kadarriskli olduğu düşünülse de fekal-oral yolla bulaşın enfeksiyonun yayılımında önemli bir faktör olduğu gösterilememiştir(uptodate).

COVID-19 hastalığı,asemptomatik enfeksiyondan, hafif,orta ve ağır pnömoni(zatürre) ve solunum yetmezliğine kadar ilerleyen ciddi enfeksiyon tablolarının görüldüğü bir hastalıktır. En sık görülen işaretler, ateş, kuru öksürük ve nefes darlığıdır. Ayrıca halsizlik, yorgunluk, kas ağrısı da eşlik edebilir. Nadir olarak boğaz ağrısı, burun akıntısı, bulantı, ishal gibi şikayetlerin de görüldüğü bildirilmiştir (uptodate).

       Ağır hastalık tablosu oluşumu, genellikle ileri yaşta veya yaştan bağımsız olarak başka önemli hastalıkları olan kişilerde ortaya çıkmaktadır. Bu hastalıklar;

-Kardiovasküler hastalık

-Hipertansiyon

-Diyabet

-Kronik akciğer hastalığı (astım, sigara kullanımı, KOAH vs)

-Kronik böbrek hastalığı

-Kanser

Kişilerin kendilerini ve diğer kişileri koruması için alması gereken önlemler;

  1. Eller sık sık su ve sabunla en az 20 saniye yıkanmalı
  2. En az %60 veya daha fazla alkol içeren dezenfektanların elleri için, su ve sabuna ulaşılıp eller yıkanana kadarki sürede kullanılması,
  3. Ellerle yıkanmadan, gözler, burun ve ağıza dokunulmasından kaçınılması
  4. Sık sık temizlenmesi ve dezenfekte edilmesi, özellikle kapı kolları, telefon, bilgisayar klavyesi, ipad vs.gibi insanların sık dokunduğu yüzeylerin temiz ve dezenfekte olduğundan emin olunmalı
  5. Sarılma, el sıkışma, öksüren ya da hapşıran insanların yakınında oturmaktan veya ayakta durmaktan uzak durulmalıdır.
  6. Mümkün olduğu kadar sağlıklı olmaya dikkat edilmeli, iyi uyunmalı, iyi beslenmeli, stresten uzak durmalı ve egzersiz yapılmalıdır (NCCN hasta bilgilendirme).

Maske nezaman ve nasıl kullanılmalı; (Dünya Sağlık Örgütü önerisi)

  • Sağlıklı bir kişi iseniz maskeyi sadece şüpheli bir kişi ile temasınız olacaksa takmalısınız
  • Öksürük, hapşırık gibi şikayetleriniz varsa takmalısınız
  • Maske kullanımı, ellerinizin su-sabun ya da alkol bazlı dezenfektanlarla temizliğine dikkat ettiğinizde etkindir.
  • Eğer maske kullanıyorsanız nasıl kullanılacağını ve atılacağını da biliyor olmanız gerekir.
  • Maske takmadan önce, ellerinizi su-sabun veya alkol bazlı dezenfektanlarla temizleyin, ağız ve burnunuzu maskeyle kapatın ve yüzünüzle maske arasında boşluk olmadığından emin olun, maskeyi kullanırken maskeye dokunmaktan kaçının, eğer maskeye dokundu iseniz hemen ellerinizi su-sabun veya alkol bazlı dezenfektanla temizleyin, maskeniz nemlenir nemlenmez en kısa sürede maskeyi değiştirin ve tek kullanımlık maskeleri yeniden kullanmayın, maskeyi çıkarırken maskenin ön yüzüne dokunmadan arkasından çıkarın, hemen kapalı bir çöp poşetine koyun ve çöp kutusuna atın hemen sonrasında ellerinizi su-sabun veya alkol bazlı dezenfektanla temizleyin

COVID-19 salgını sırasında Türkiye Diyetisyenler Derneği beslenme önerileri;

  • COVID-19’un bulaşmasını tek başına önleyecek ya da tedavi edebilecek herhangi bir besin maddesi yoktur. Ancak sağlıklı ve dengeli beslenme, evde fiziksel aktivite ve düzenli uykunun birlikte uygulanmasının bağışıklık sistemini güçlendirdiği kanıtlanmıştır. Tüketilecek gıdaların, protein, lif, vitamin, mineral ve antioksidanlardan zengin olması, sebze ve meyve tüketiminin ön planda tutulması bağışıklık sistemi açısından büyük önem taşımaktadır.
  • Sağlık bakanlığının girişimi ile hazırlanan Türkiye’ye özgü beslenme rehberinde; her ana öğünde beslenme tabağının ¼ ünü sebzeler, ¼ ünü tam tahıl ürünleri ve kalan yarısı 3 eşit parça halinde, meyve, yüksek proteinli gıdalar (kuru baklagiller, et, yumurta, balık, tavuk veya ceviz badem fındık gibi yağlı tohumlar) ve süt ürünlerinin (süt, yoğurt, ayran, veya peynir) oluşturması, bununla birlikte yeterli su tüketimi ve zeytinyağı kullanımı da önerilmektedir. Tüketimi sınırlandırılması gereken yiyecekler, şeker ve şekerli yiyecek, içecekler, beyaz ekmek dahil hamur işleri, işlenmiş et ürünleri, aşırı tuz içeren hazır soslar, cipsler, tuzlu kurabiyeler gibi ürünlerdir. Kemoterapi alan hastalarda greyfurt tüketilmesi yasaktır.
  • Alkol tüketiminin COVID-19 enfeksiyonunu önlediğine dair herhangi bir kanıt yoktur. Ayrıca alkollü içecekler, vitamin ve mineral emilimini olumsuz etkilemesinin yanı sıra uyku düzenini de bozar.
  • Günlük vitamin ve mineral ihtiyacının sağlıklı yiyeceklerle alınması esastır. Sağlıklı yemek tabağına göre beslenen bireylerin COVID-19 enfeksiyonunu önlemek için vitamin veya mineral takviyesi alması önerilmez. Kronik hastalıkları nedeniyle beslenme bozukluğu olan hastalarda vitamin ve mineral takviyesi takip eden doktorlarının tavsiyesine göre alınabilir.
  • COVID-19 enfeksiyonunun gıdalarla bulaştığına dair kanıt yoktur. Ancak gıdaların hazırlanması sürecinde temizlik kurallarına ve gıdaların iyi pişirilmesine dikkat edilmelidir.

 

Türk Tıbbi Onkoloji Derneği COVID-19 Pandemisi Danışma Kurulunun hasta ve yakınlarına yönelik önerileri ;

  1. Kemoterapi endikasyonu bulunan, enfekte olmayan hastalar dışındaki tüm hastalarda COVID-19 enfeksiyonu riski, tedavi başlangıcı ve devamı için engel değildir. Bununla birlikte hastalarda tedavi kararı; tedavi hedefleri, hastanın genel durumu ve tedavi tolerasyonu gözönüne alınarak hasta bazında bireysel olarak verilmelidir.
  2. Aktif kanser tedavisi almayan hastaların rutin takip vizitleri, herhangi bir şikayetleri yoksa doktorları ile konuşularak ertelenebilir.
  3. Hastaları takip eden onkologları, hastaların durumuna göre hastaların en az şekilde hastaneye gelmelerini sağlayacak şekilde tedavi protokollerinde değişiklik, görüntüleme tetkik planlarında değişiklik yapabilir.
  4. Hastaneye gelmek zorunda olan hastalar için hastaneye geliş mümkünse toplu taşıma araçları ile olmamalı, toplu taşıma aracına binmek zorunda ise insanlarla minimum 1 metre ideali 2 metre mesafede kalmalı, yanında 1 refakatçi ile gelmeli, hem hasta hem de refakatçisi maske kullanmalı, hastanede de mesafe kuralları, öksüren hapşıran kişilerden uzak durma, maske, el yıkama ve dezenfeksiyonuna dikkat etmeli ve hastanede kalabileceği en kısa sürede hastaneden ayrılıp direkt evine gitmelidir.

Kanser hastaları, hastalığın doğası gereği ve uygulanan cerrahi, kemoterapi ve diğer bağışıklığı baskılayan ilaç tedavilerine bağlı olarak bağışıklık sistemleri baskılanmış hastalardır ve genel olarak tüm enfeksiyon hastalıklarına daha yatkınlardır. Ayrıca kanser hastalarının genellikle ileri yaşta olması ve diğer önemli hastalıklarının da kansere eşlik etmesi COVID-19 hastalığı için riski daha da artırmaktadır. Her kanser hastası için risk, hastalığının yerine, evresine, aldığı tedaviye göre değişiklik gösterebilmektedir. Mart 2020’de Lancet dergisinde Liang W ve ark.larının yayınladığı çalışmaya göre, 1590 COVID-19 hastasının 18 tanesinde eş zamanlı kanser öyküsü olduğu belirtilmiştir. COVID 19 hastalığının kanser hastaları içinde en çok akciğer kanseri hastalarında görüldüğü, hastalığın daha ağır seyrettiği, daha ileri yaşta olduğu, daha fazla sigara kullanım öyküsü olduğu, ilave olarak kanser hastalarında nefes darlığı, sık nefes alıp verme (taşipne) ya da tomografide akciğerdeki enfeksiyon bulgularındaki ağırlık derecesinin, kanserli olmayan COVID-19 hastalarına göre daha fazla olduğu, dolayısıyla yoğun bakım ve mekanik ventilatöre bağlanma ihtiyacının daha fazla olduğu bildirilmiştir(LancetOncol.2020 Mar;21(3):335-337)

Ancak bu çalışmada, tabiki kanserli hasta sayısının az olması, bir çok kanseri içeren çeşitlilik olması, hastaların kanser tanı yaşlarının ve tedavi aşamalarının farklı olması gibi faktörlere bağlı olarak,güncel kanıtların, kanser ve COVID-19 arasında bir sonuç ilişkisi ortaya konması için yetersiz olduğu şeklinde diğer bilim insanları tarafından itirazlar olmuştur. (Lancet Oncol.2020 S1470-2045(20)30150-9)

         Kanser hastaları özelliklekemoterapive diğer tedavileri (hedefe yönelik ajanlar, immunoterapivs) alanlar, bağışıklıkları baskılı hastalar olduğu için enfeksiyona yatkın hastalardır. Ancak, ateş olduğunda COVID-19 hastalığı için risk olmakla beraber salgının olmadığı dönemdeki gibi bir bütün olarak değerlendirilip diğer enfeksiyon etkenlerinin de olabileceği unutulmamalıdır. Salgın öncesi dönemdeki gibi ateşleri olduğunda kendilerini takip eden doktorları ile temasa geçmeleri gerekmektedir.

KAYNAKLAR

  1. Uptodate
  2. NCCN
  3. Türk Onkoloji Derneği
  4. Lancet
  5. Dünya Sağlık Örgütü